Jandarma Genel Komutanlığı’nda, İstihbarat ve Teknik Şube Müdürlüğü vazifelerinde bulunan, Ergenekon kumpasında 5.5 yıl mahpus yatan ve teröristbaşı Öcalan’ı sorgulayan emekli Kurmay Albay Hasan Atilla Uğur, Irak’ ta askerlerimizin başına çuval geçirilmesine misilleme olarak Adana- İncirlik üssünde vazifeli askerlere tıpkı uygulamayı yapmayı planladıklarını söyledi. Lakin bunun üst makamlarca engellendiğini belirtti.
Sözcü’den Hürmet Öztürk’ün haberine nazaran; Uğur, Fetullahçı yapıyla ilgili olarak hazırladıkları raporu, 2002 yılında devrin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’e şahsen elden sunduğunu, tehlikeye dikkat çektiğini ve tekrar periyodun Genelkurmay Lideri Hilmi Özkök’e yönlendirildiğini belirtti. Lakin Hilmi Özkök’ün “Alnı secdeye varanlarla ne uğraşıyorsunuz” dediğini öne sürdü. Uğur, “İşte 15 Temmuz darbe teşebbüsünü de vaktinde tedbir alınmadığı için bu bireyler yaptı” diye konuştu.
Hasan Atilla Uğur, Süleymaniye’de askerlerimizin başına ABD askerleri tarafından çuval geçirilmesini basına yansımadan günler evvel öğrendiklerini belirtti ve şunları söyledi: “Anında misillemede bulunmamız gerekiyordu ve bu misyonu de ben üstlenmek istedim. Adana’ya gidip İncirlik dışına çıkan ABD askerlerinin başına çuval geçirmek istedim, bunu da üst makamlarımıza kelamlı ve yazılı olarak bildirdim. Orada çuval geçirdiğimiz askerleri basına gösterecek ve bu bireylerin Adana valisine suikast planladığını da belirtecektim lakin buna müsaade vermediler. Keşke dinlemeyip gitseydim, çuvalı geçirseydim ve bunun için mahpus yatsaydım.”
1999 yılında Ankara Demetevler’de Fetullahçıların gittiği ‘Işık Evi’yle ilgili olarak yapılan operasyona da değinen Uğur şunları anlattı:
ÖĞRENCİYE ZORLAMA
“Işık Evi’ni tespit etmiştik. Operasyona gittiğimiz konutta kapıyı açar açmaz birinci gördüğümüz tahminen kapağı bile hiç açılmamış olan NUTUK ve Atatürk ile ilgili kitaplardı. Halının üzerinde yere oturtulmuş 8-10 öğrenciye bir görüntü izlettiriliyordu. Ekrandaki ise salya sümük içinde Fetullah Gülen’di. Oradaki öğrenciler astsubay okulu öğrencilerimizdi. Odada masanın yanında tütsü de vardı. Kendisiyle konuştuğumuz bir öğrenci buraya gelmemesi halinde okulundan atılacağını söylüyordu. Geldiklerinde de daima olarak Fetullah Gülen’in konuşmalarının izletildiğini anlattı. O binadan çıkarken de çok keyifli ayrıldıklarını söyledi. Yaptığımız araştırmalarda tütsünün içinde esrar tohumları bulunduğunu tespit ettik.”
FETÖ YERİNE METÖ
Fetullahçılarla ilgili soruşturmalarda olayın siyasi kanadının üzerine hiç gidilmediğine dikkat çeken Uğur, şu tespitte bulundu: “FETÖ ile uğraş edilirken bunun yerine METÖ mü gelsin isteniyor. Cumhuriyetin askeri ve polis okulları kapatıldı. Meğer bu okullarda yetişmiş kaç kahramanlar var. Kapatacağınıza Fetullahçıları ve öbür tarikatçıları o okullara sokmamalısın.” Uğur kelamlarını şöyle sürdürdü: “Fetullahçıların darbe teşebbüsünde bulunacağını birinci söyleyen isimlerden biriyim. ‘Böyle darbe mi olur?’ üzere tenkitler de var ancak FETÖ’ye biat etmiş bireyler kendilerine ne deniliyorsa onu yapıyorlar. Hatta Fetullah Gülen’in perşembe geceleri peygamberle görüştüğüne bile inanıyorlardı. Çılgın bir projenin peşine düştüler halkın yanı sıra ordunun, polisin içindeki vatansever ve milliyetçi takımlar darbe teşebbüsünü paramparça etti.”
